20 Temmuz 2021 Salı İstanbul - Denizli - Salda - Kybira - Elmalı

Sabah, Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan, Pegasus Hava Yollarının saat 07:00'deki uçuşu ile Denizli'ye hareket. Saat 08:00'de varış ve karşılama. Ardından
Salda Gölü'ne doğru yola çıkış. Bir saatlik otobüs yolculuğunun ardından
Salda Gölü'ne varış. Salda Gölü, Göller Bölgesi içinde, ormanla kaplı tepeler, kayalık araziler ve küçük alüvyal ovalarla çevrili hafif tuzlu karstik bir göldür. 184 metreye varan derinliği ile Türkiye'nin üçüncü en derin gölü olup Dünyadaki Mars özelliği gösteren iki yerden biridir. Göldeki magnezyum yüklü beyaz kayaların aynısı Mars'ta da olduğu için buraya Mars yüzeyli göl denmekte. Gölün toprak yapısının sahip olduğu mineraller sayesinde, göl suyunun bazı cilt hastalıklarına karşı tedavi edici etkisi vardır. Suyunun temiz ve berrak oluşu ve turkuaz rengi, güneybatı ve güneydoğu kıyılarında yer alan küçük kumsalların, okyanus adalarını andırmalarına neden olmakta. Çeşitli molalar vererek gölün çevresini keşfettikten sonra,
Kibyra Antik Kenti' ne doğru hareket. Gölhisar'a varışta öğle yemeği için serbest zaman ve ardından Kibyra Antik Kent'nin keşfi. Gölhisar'ın kuzeybatısındaki tepelere konumlanan ve son yıllarda arkeolojik çalışmaların çok hızlandığı bu antik şehirde göreceğimiz en önemli mimari yapıtların başında çok iyi korunmuş Stad, Agora, Tiyatro, Meclis Binası gelmekte. Bu etkileyici harebeleri keşfettikten sonra,
Elmalı'ya doğru yola devam. Varışta, otele yerleşme. Akşamüstü, gün batımında oluşan muhteşem renkleriyle, Likya Şarapları'nın Bağlarını gezip, şaraphanede yeni ürünlerin hazırlanışını gördükten sonra,
bağevinde hazırlanan şarap tadımlı akşam yemeği. Geceleme otelde.
21 Temmuz 2021 Çarşamba Elmalı - Burdur - Lavanta Hasatı - Sagalassos

Sabah, kahvaltının ardından,
Elmalı Arkeoloji Müzesi gezisi: Bu müzede elmalı hazinesinin olağanüstü güzellikteki sikkelerini ve civar kazılardan gelen, çok iyi korunmuş mezar odalarını görebilirsiniz. Ardından şehrin restore edilmiş ve çok etkileyici görünüm kazanmış arastasını ve
Abdal Musa Türbesi'ni gezip daha sonra
Burdur'a hareket. Yolculuk esnasında sonra
Abdal Musa - Anadolu Evliyaları ve Türbe Mimarisi üzerine bir söyleşi. Burdur'a varışta, Sagalassos, Kremna ve Kibyra kazılarında bulunan heykel ve diğer kalıntıların sergilendiği, bir müzecilik harikası,
Burdur Arkeoloji Müzesi gezisi. Daha sonra şehrin tarihi sokaklarında gezinti ve şehir merkezinde öğle yemeği olarak, meşhur Burdur köftenin tadımı. Ardından
İnsuyu Mağarası'nda bir mola ve mağaranın gezilmesi: Uzunluğu 597 m ve en geniş yeri 80 m dolayında olan bu mağara birbirine bağlı 9 boşluktan oluşmuş. Boşluk yanaklarında birikmiş suların oluşturduğu gölcükler mağara tabanından geçen karstik bir yer altı akarsuyu ile birbirine bağlanmışlar. Karstik yapının zamanla erimesi ve aşınması sonucunda mağara içinde meydana gelen sarkıt ve dikitler muhteşem görüntüler sunmakta. Gezinin ardından,
Lavanta Hasatı'nı görmek üzere
Kuyucak' a hareket (Bu hasat, hava durumuna ve lavantaların açışına göre Burdur Gölü civarında da izlenebilir). Lavanta tarlalarının ortasında, harika kokuları ve muhteşem bir renk cümbüşü içinde, sabah erken yapılan lavanta hasatını izleyip lavanta yağının yapılışını gördükten sonra, Sagalassos Lodge&Spa'ya doğru yola devam.
Akşam, Lodge'un barında hoşgeldiniz içkisi ve ardından restoranında, Ağlasun'lu Hanımlar'ın hazırladıkları, Romalılardan beri süren geleneğin ürünlerinden oluşan yerel lezzetlerin tadımı.
22 Temmuz 2021 Perşembe Sagalassos ve Kremna Antik Kentleri

Sabah, kahvaltıdan sonra, otelden
Sagalassos gezisi için hareket. Çok kısa bir yolculuğun ardından
Sagalassos Antik Kenti'nin keşfi: 1706 da fransız gezgin Paul Lucas tarafından keşfedilen bu antik kentteki kazı çalışmaları 1990 yılından beri Belçika Leuven Üniversitesi ekibi tarafından yürütülmekte. Dünyanın en yüksek rakımlı antik tiyatrosu; Marcellum (gıda pazarı); Meclis binası; Antoninler çeşmesi; Agora; Odeon; Roma hamamı; Eski çağlardan beri suları akan hellenistik çeşme; Neon kütüphanesi; Çömlekçiler mahallesi ve diğer yapıtlar... Harabeleri gezidikten sonra öğle yemeği için serbest zaman. Daha sonra.
Kremna Antik Kenti'ne doğru hareket. Kremna, yunancada uçurum demek ve buraya gelince neden şehrin bu adı aldığını da apaçık görüyorsunuz. Buradan, Aksu Vadisi'ne ve Karacaören Barajı'na doğru uzanan panoramanın insanı etkilememesi mümkün değil. Surlarla çevrili kentin bugün görünen kalıntıları Roma dönemine ait. Harabeleri gezdikten sonra Lodge'a geri dönüş.
Sagalassos Lodge & Spa'ya varışda, beş çayı ve ufak atıştırmalıklar sizleri bekliyor olacak. Akşam üstü serbest zamanınızı
Lodge'un açık ve kapalı havuzlarında veya spa sında dinlenerek geçirebilirsiniz. Akşam, Lodge'un restoranında, keyifli bir akşam yemeği.
23 Temmuz 2021 Cuma Yazılı Kanyon - Adada - Kovada ve Eğirdir Gölü - Isparta

Sabah,
Yazılı Kanyon'a hareket: Az bilinen bir doğa harikası bir milli park;
Yazılı Kanyon adını ise, ünlü şair Epiktetos'un buradaki kayaları oyarak yazdığı ünlü Hür İnsan Üzerine Şiirinden almakta. Kanyonun harika manzaralarını izlemek için bir yürüyüşün ardından
Adada Antik Kenti'ne doğru yola devam. Çevresi çam ve ardıç ağaçlarıyla kaplı tepeler tarafından sarılmış olan antik kent sadece bölgenin değil Anadolu'nun en sağlam kalabilmiş antik kentlerinden biri olup helenistik devirden itibaren kendi sikkelerini basmıştır. Harabelerin günümüzde toprak üzerinde kalan bölümleri muhteşem bir görüntü sergilemekte. Geziden sonra
Kovada Gölü'ne doğru hareket.
Kovada Milli Parkı içinde bulunan gölün kıyıları ve bahar aylarındaki göçmen kuşların hareketliliği tam anlamıyla bir doğa şaheseri. Kovada Gölü'nün etrafı, sık ormanlık alanlar, ormanlarla kaplı dağlar ve kısmen meyva bahçeleriyle büyüleyici bir manzara sergilemekte. Göl kıyısında yürüyüşün ardından,
Eğirdir Gölü'ne doğru yola devam. Eğirdir, Göller Bölgesi'nin merkezi sayılır ve gelirken de göreceğiniz devasa elma bahçeleriyle tanınır. Göl üzerinde bulunan Yeşil Ada'da gezerek bu çok güzel göl ve dağ manzaralarını seyredebilirsiniz. Yeşil Ada'da göl levreğini tadabileceğiniz öğle yemeği için servest zaman. Daha sonra, Lodge'a geri dönüş yolunda
Isparta'nın tarihi merkezinde mola. Akşam yemeği ve geceleme Lodge'da.
24 Temmuz 2021 Cumartesi Sagalassos - Frig Vadisi - Eskişehir

Sabah erken, kahvaltıdan sonra
Frig Vadisi'ne doğru hareket. M.Ö. 9. yy'larda Kafkaslar'dan Anadolu'ya göç eden Frigler Kütahya, Afyon ve Eskişehir arasında kalan Dağlık Frigya Bölgesinin tüf kayalarından oluşan vadilerine yerleşmişler. Buralardaki kayaları oyarak özgün bir mimari ortaya çıkarmışlar ve yaptıkları eserler kendilerinden sonra gelen medeniyetlere misal teşkil etmiş. Frig dönemi kaya anıtlarının ortak özellikleri, bezemelerindeki ve süslemelerindeki zenginlik, üçgen alınlık ve içerisinde Ana Tanrıça heykeli bulunan kaya nişlerdir. Burada Frig kaya fasadlarının en görkemli örneği olan
Midas (Yazılıkaya) Anıtı' nın keşfi: Üzerinde, Frig dilinde yazılı "Midai" sözcüğü nedeniyle bu isimle anılan ve 17 metre yüksekliğindeki cephesi geometrik motiflerden oluşan zengin bir bezeme ile süslenmiş bu anıtın merkezinde kapıyı simgeleyen büyük bir nişe, dini törenlerde Ana Tanrıça heykelinin konulduğu düşünülmekte. Bereketi simgeleyen Ana Tanrıça inancı Hitiler gibi Frigler de benimsemiştir. Yazılıkaya bölgesinin, Frigler için önemli bir kutsal merkez olduğu şüphesizdir. Anıt volkanik bir kayalığın üzerine kazınmış. Anıt ve çevresini gezdikten sonra, öğle yemeği için serbest zaman. Yemekten sonra Eskişehir'e doğru yola devam ve kısa bir yolculuktan sonra
Seyitgazi'de bulunan
Seyit Battal Gazi Külliyesi ve Türbesi gezileri. Burada bulunan türbe ve cami 1207-1208 yıllarında hüküm süren Anadolu Selçuklu sultanı I. Alaeddin Keykubad'ın annesi Ümmühan Hatun tarafından, 720-740 yıllarında sıklaşan akınlarda Bizans'a karşı büyük kahramanlıklar gösteren ve 720 yılında Mesih kalesi olarak bilinen bölgede şehit düşen efsanevi halk kahramanı Seyyit Battal Gazi adına yaptırılmış. Daha sonra,
Eskişehir'e varışta otele yerleşme. Kısa bir dinlenme ve akşam yemeği için
Porsuk Çayı kıyısına hareket. Bayatçık Deresi ve Kızıltaş suyundan beslenen Porsuk Çayı, Sakarya Nehri'nin en uzun koludur. Burası Eskişehir'in en hareketli bölgesi sayılabilir. Özellikle akşam, çevre ışıklarıyla farklı bir güzellik kazanmakta. Çevredeki bir lokantada,
lezzetli meze ve ızgaralardan oluşan akşam yemeği. Geceleme otelde.
25 Temmuz 2021 Pazar Eskişehir - İstanbul

Sabah,
Odun Pazarı'nda gezinti. Eskişehir'in ilk yerleşim yeri olan Odunpazarı'nın evleri, Türk mimarisinin en güzel örneklerindendir. Ahşap çatılı ve rengarenk boyalı bu kerpiç evler, şehrin tarihi havasını çok iyi yansıtmakta. Bu gezi esnasında, 16. yüzyıl Osmanlı eseri olan
Kurşunlu Külliyesi ve içinde yeralan, ebru, hat gibi el sanatlarının yapıldığı
Eskişehir Sanatları müzesi ile
Lületaşı Müzesi,
Atlıhan El Sanatları Çarşısı, Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi ile Çağdaş Cam Sanatları Müzesi görülecek yerler arasında. Ardından yolculuğun en keyifli, keşiflerinden biri olacak
Odunpazarı Modern Müze gezisi. Mimar ve sanat koleksiyoneri Erol Tabanca'nın yönetim kurulu başkanı olduğu Polimeks'in ana sponsorluğunda,
Japon mimar Kengo Kuma'nın, Odunpazarı'nın geçmişinden ilham aldığı ve eskiden odun ticaretinin yapıldığı bölgenin tarihine bir saygı duruşu niteliğinde ahşap malzemenin kullanıldığı modern tasarımıyla gerçekleşen müze, 7 Eylül 2019 da şehrin ve ülkenin sanat hayatına kazandıldı. Müzenin kalıcı koleksiyonu da Erol Tabanca'nın kişisel resim, heykel, enstalasyon ve yeni medya sanatı çalışmalarından oluşuyor. Ancak, misafir sanatçıların çalışmalarını veya geçici sergileride görmek mümkün. Müze gezisi, özel rehber anlatımıyla yapıldıktan sonra, öğle yemeği için serbest zaman. Yemekten sonra, Tülomsaş'da, Türkiye'nin ilk yerli otomobili olan
Devrim Arabası'nın görülmesinden sonra İstanbul'a doğru yola devam. İzmit Körfezi'ni köprü ile geçerek, saat 21.00 civarı, önce Kadıköy'e ve ardından da Taksim'e varış ve yolculuğun sonu.