Sabiha Gökçen Havalimanı'nından, AJet Hava Yollarının 06:55'de kalkan VF3228 no.lu uçuşuyla Gaziantep'e hareket ve saat 08:40'da varış. Karşılama ve ardından 2011'de açılan Zeugma Mozaik Müzesi ziyareti.
Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi gerek yapısal kompleksi gerekse içinde yer alan eserleri açısından dünyanın en önemli müzeleri arasında yer almakta. Müzenin koleksiyonunda Roma ve geç antik döneme ait 2.748 m
2 mozaik ve 140 m
2 duvar resmi bulunmakta. Bu eserler, Zeugma Antik Kenti'nin, nehre bakan teraslardaki, zengin tüccarların villalarından gelmekte. Müzede mozaik ve freskler dışında, bir çok değerli eser sergilenmekte. Bunlardan bronz Mars heykeli, sergilenen önemli parçaların başında gelir. Ayrıca dünyaca ünlü
Çingene Kızı Mozaiği' ni de burada görebilirsiniz. Geziden sonra, erken öğle yemeğinde, bölgenin geleneklerine uyarak
Dukat Kebap'ta Beyran tadımı. Öğleden sonra
Gaziantep'in tarihi dokusunu keşfetmek için Tarihi Evleri, Sokakları, Şahinbey Milli Mücadele Müzesi, Pişirici Mescidi Kesteli, Bakırcılar Çarşısı, Gaziantep Kalesi, Zincirli Bedesten, Enine Göğüş Mutfak Müzesi ve Oyun ve Oyuncak Müzesi gezisi. Gaziantep Kastelleri su mimarisinin dünyada benzeri bulunmayan eşsiz örnekleridir. Bunlar bir çok işlevi bulunan yapılar olarak inşa edilmiş. Türk Mimarisi'nde sadece Gaziantep'te bulunan bu yapılar kısmen veya tamamen yer altında bulundukları için pek dikkati çekmemişler. Gaziantep şehir merkezinden geçen Alleben Deresi gibi bir su kaynağına sahip olmasına rağmen, tarih boyunca yeraltı su kaynakları bakımından fakir bir şehir olmuş. İnsanlar buldukları suyun buharlaşma veya başka bir yolla kaybolmasını önlemek için yerin altından açtıkları ''Livas'' denilen kanallarla suları belli bir merkeze toplamışlar ve bu merkezden de şehre dağıtmışlar. Genel olarak cami altlarından geçen su kanallarının belli bir noktasına yüzeyden 30-40 merdivenle inilen ve adına ''Kastel'' denilen; içinde tuvaleti, yıkanma yeri, dinlenme ve abdest alma yerleri, hanımların çamaşır ve yün yıkama mekanları ve bazılarında namaz kılma alanlarının da bulunduğu genişçe mağaramsı boşluklar oluşturulmuş. Gezeceğimiz
Pişirici Mescidi Kasteli bunların en önemli örneklerinden biridir. Günün sonunda otele yerleşme.
Akşam yemeği, Gaziantep mutfağının kebab ve baklavalarını tadacağınız otantik ve lezzetli bir restoran olan
Küşlemeci Mehmet Usta Lokantası'nda. Geceleme otelde.

Sabah, kahvaltıdan sonra Gaziantep'e 10 km. mesafede bulunan ve bilinen ilk yerleşimi 600 bin yıl öncesine tarihlenen
Dülük Antik Kenti'ne gitmek üzere hareket. Burada,
Keber Tepesi'nin sırtlarında bulunan bulunan ve Anadolu'da bulunan ilk Mitras Yeraltı Tapınağı olan
Dülük Mitras Tapınağı, Gaziantep Arkeoloji Müzesi ile Almanya Münster Üniversitesi'nin ortak kazıları sonucunda 1997-1998 yıllarında ortaya çıkarılmıştır. Burada bir çok kayaya oyulmuş mezar odası mevcuttur. Mezarların içerisinde, dini ve mitolojik konulu kabartmaları olan lahitler bulunmaktadır. Dülük'te, Keber Tepesi'nde yapılan kazılarda Alt Paleotik Dönem'e ait çakmaktaşı aletler ve bu aletlerin yapıldığı atölyeler bulunmuştur. Bizans Dönemi'nde Dülük Kenti, Hititler'den beri süregelen kutsal şehir konumunu Başpiskoposlukla devam ettirmiş fakat İslam akınları sonrasında oldukça tahrip olmuştur. Başpiskoposluğun 7. yüzyılda Zeugma'ya taşınmasıyla birlikte dini merkez konumunu kaybetmiştir. Mithras Tapınağı, Keber Mağarası, Antik Taş Ocağı, Kaya Mezarları ve Su Kanalları gezisinden sonra,
Fırat Nehri'yle Merzimen Çayı'nın birleştiği noktada yer alan
Rumkale Seyir Terası'na doğru hareket. Seyir Terası'ndan olağanüstü manzaraları seyrettikten sonra Halfeti'nin sulara gömülmüş etkileyici kalıntılarını yakından görmek için
bir tekne gezisi ve sonrasında, nehrin kıyısında öğle yemeği. Daha sonra, Fırat Nehri boyunca harika manzaraları seyretmeye devam ederek
Zeugma'ya varış.
Zeugma Antik Kenti, M.Ö. 300'de Büyük İskender tarafından ''Selevkia Euphrates'' adıyla kurulmuş. Kommagene Krallığı'nın dört büyük şehrinden biri olan kent, M.Ö. 31'den itibaren tamamıyla Roma İmparatorluğuna bağlanmış ve adı ''köprü'', ''geçit'' anlamına gelen ''Zeugma'' olarak değişmiş. Fırat Nehri'nin kıyısında yaklaşık 20.000 dönümlük bir arazi üzerine kurulu olan Kent, Fırat'ın geçilebilir en sığ yerinde olması, askeri ve ticari bakımdan çok stratejik bir bölgede bulunması nedeniyle tarihin her döneminde önemini korumuş. Roma İmparatorluğu'nun 4.Skitia Lejyon Garnizonu'nun burada konuşlandırılması ve ticaret sebebiyle kısa zamanda 80.000 nüfusa ulaşan Zeugma'da, Fırat manzaralı yamaçlara villalar inşa edilir. Bu büyük nüfus ile Zeugma dünyanın en büyük kentlerinden biri haline gelir. Zeugma, özellikle Roma döneminde, sanat alanında çok ilerlemiş, zengin villaları süsleyen mozaik döşemeler dünya örnekleri ile yarışır hale gelmiştir. Bölgenin sadece bir bölümünde gerçekleştirilen kazılarda gün ışığına çıkarılan mozaikler Zeugma'nın tam anlamıyla bir mozaik kenti olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Fırat kıyısından tepelere doğru inşa edilmiş kıymetli mozaik ve fresklerle süslenmiş bitişik nizam yamaç evlerini bir kısmı günümüzde restore edilmiş olup, dönemin zenginiğini yansıtmaktadır. Bir gün önce müzede gördüğünüz mozaiklerin nerede ve nasıl bulunduklarını gözünüzde daha iyi canlandırmanızı sağlayacak olan bu geziden sonra
Gaziantep'e geri dönüş. Akşam yemeği
Beyazhan restoranda, yöresel mutfağın tadımı, geceleme otelde.

Sabah, kahvaltının ardından
Yesemek Açık Hava Müzesi' ne hareket. Yakındoğu'nun en büyük açık hava heykel atölyesi olan ve içerisinde halen çok sayıda heykel taslağı bulunmasının yanısıra, atölyeden elde edilen bilgilerle, taş blokların kesilmesinden değişik türde heykellerin taslak haline getirilmesine kadar, heykel imalatının pek çok aşamasını öğrenilebildiğimiz benzersiz atölye olan, antik dünyanın sanat merkezi
Yesemek, Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'nde yer almaktadır. Yesemek, MÖ 14. yüzyıl ile MÖ 7. yüzyıllar arasında, yakındoğunun en büyük taş ocağı ve heykel işleme atölyesidir. Yerli halk Hurriler'in çalıştığı atölye, bölgenin Hitit hakimiyeti altına girdiği, MÖ 2000 yılının ikinci yarısında, İmparator I.Suppiluliuma zamanında işletmeye açılmış. MÖ 1200'lerde yaşanan deniz kavimleri saldırısının ardından faaliyetleri zayıflayan atölye de, MÖ 9. yüzyılda Geç Hitit Krallıkları ile çalışmalar tekrar yoğunlaşmış ve bu ikinci dönemde özellikle, Hitit, Suriye, Arami ve Asur sanat unsurları ağırlık kazanmıştır. Oriantalizm adıyla anılan bu üslup, batıda gelişmeye başlayan Ege kültürlerini etkileyerek Yunan sanatının çekirdeğini oluşturmuştur. MÖ VIII. yüzyılın son çeyreğinde, Asurlular tarafından faaliyetine son verildiği bilinen atölyede, adeta zaman donmuş gibi, her şey olduğu yerde kalmıştır. Yesemek gezisinin ardından
Ravanda Kalesi'ne doğru hareket. Yüksek bir tepenin üzerinde, harika bir manzaraya hakim bir konumda bulunan
Ravanda Kalesi Kilis'e yakın Belenözü Köyü yakınlarındadır. İlk yerleşimi Yesemek Heykel Atölyesi'ne yakınlığından dolayı Hititlere kadar tarihlenen Kale, sonrasında Memluklular, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde de kullanılmış. Kalenin varlığından ilk kez Haçlılar döneminde bahsedilir. 11.yüzyılda, 1.Haçlı Seferi esnasında, Ravanda Kalesi Selçukluların egemenliği altındadır, ancak 1098 yılında Urfa Haçlı kontluğu'nun kurulmasıyla 54 yıl Haçlı hâkimiyetinde kalır. Urfa'yı Antakya'ya bağlayan önemli bir yol üzerinde bulunan Ravanda Kalesi, Afrin Çayı'nın önemli bir geçit yeri konumundadır. Uzun süre Memluk egemenliğinde kalan Ravanda Kalesi, Yavuz Sultan Selim'in 1516 yılında, kalenin çok yakınlarında Mercidabık zaferini kazandıktan sonra Osmanlı egemenliğine geçer. Günümüzde, keyifle gezilen bir tarih mirasıdır. Kale gezisinden sonra , Suriye ile sınır kapımız olan ve tarihi MÖ 1700'lü yıllarda burada yaşayan Hititler'e kadar uzanan
Kilis'e doğru yola devam. Varışta, yerel bir lokantada öğle yemeği ve ardından
şehir turu: Eski Sabunhane binasında yeni açılan Kilis Müzesi, Şehrin tarihi mahalleleri ve evleri, Salih Efendi sokağı gezileri ve ardından serbest zaman. Gün sonunda akşam yemeği ve
Gaziantep Havalimanı' na transfer.
AJet Hava Yollarının saat 21:50'de kalkan VF3231 no.lu uçuşuyla Gaziantep'den hareket ve saat 23:35'de Sabiha Gökçen Havalimanı'na varış.