Trakya'nın Saklı Güzellikleri

Trakya bölgesi, tarihi dokusu ve kültürü ile haftasonu tatili için ideal olanaklar içermekte. Trakya toprakları, bulundukları coğrafi konum itibariyle dünya üzerinde ki ideal şarap bölgeleri arasında yer aldığı gibi yöresel mutfağıyla da her zaman haklı bir şöhrete sahip olmuştur. Hele Sonbahar aylarında tabiatın büründüğü olağanüstü güzellikteki renkler, Longoz Ormanları'nın ve Karadeniz Kıyıları'nın manzaraları karşısında hayran kalmamak mümkün değil. Tarihi eserler açısından da çok zengin olan bölgede, Osmanlı'nın 2.Başkenti Edirne'den Lüleburgaz'a kadar gezeceğiniz Mimar Sinan'ın mimari harikalarının da geziye ayrı bir zenginlik katacağı şüphesiz. Tabii, bir de buna yöresel yiyecek ve içeceklerin lezzetlerini katarsak, keyifli bir tatilin sizleri beklediğini söylemek abartı olmaz...

TURUN ÖZELLİKLERİ

  • İstanbul'un merkezinden başlayıp, orada sona erecek keyifli ve sakin bir haftasonu programı,
  • Konforlu özel otobüs ile, 1 kişiye 2 koltuk ayrılarak seyahat,
  • Koşturmadan ve keyifle yapılacak bir yolculuk,
  • Kıyıköy ve İğneada gibi Karadeniz'in en güzel sahil şeridini keşfetme imkanı,
  • Longoz Ormanları ve Dupnisa Mağarası gezileri,
  • Dünya Mirası listesinde bulunan Selimiye Camii ve Külliyesi gezisi,
  • Edirne'nin tarihi dokusunu rahat keşfedebileceğiniz bir yolculuk programı,
  • Tekirdağ, Barel Vineyards'da tadım,
  • Kişi sayısı 18 kişiye sınırlı bir grupla, adeta kişiye özel bir haftasonu tatili,
  • Her zamanki gibi, yöresel lezzetleri tadabileceğiniz özenli bir mönü seçimi.

1. Gün İstanbul - Kıyıköy - Vize - İğneada

Sabah, saat 07.00 de Kadıköy evlendirme dairesi önünden ve saat 07.30 da Taksim, Dünyanın Renkleri ofisi önünden, özel tur aracıyla Kıyıköy'e hareket. Adı, pırıltılı, kutsal, güzel yer anlamına gelen Salmydessos iken, M.Ö. 400'lerde Helenler bu bölgeyi Bal yiyenlerin yurdu ve Darı yiyenlerin yurdu diye adlandırmışlar. Neron, Trakya valisi iken dinlenmek için geldiği Kıyıköy, Osmanlı döneminde ise Istrancalardaki av partilerinden sonra dinlenilen yerdir. Savaştan sonra, Kıyıköy, mübadele sonucu Selanik'ten gelen Türklere vatan olmuştur. Pabuçdere ve Kazandere arasında yarımada gibi uzanan ve Karadeniz'e bakan yüksek bir tepede bulunan Kıyıköy'de halk geçimini balıkçılık, tarım, hayvancılık ve ormancılıktan sağlamakta. Bir balıkçı barınağında mevsim balıklarından ve deniz mahsullerinden oluşan öğle yemeği. Ardından Vize'ye hareket. Yol üzerinde Aya Nikola Manastırı gezisi. Dünyanın en eski taş oyma manastırlarından biridir. 6. yüzyıldaki I. Justinianus dönemine ait olup, kaya manastırlarının en iyi örneklerindendir. Kayalara oyulmak sureti ile oluşturulan manastırın zemin katı kilise, daha aşağıda bulunan bodrum katı ise ayazmadır. Geziden sonra, Cittaslow (sakin şehir) unvanı ile Türkiye'deki 10 ilçeden de birisi olan Vize'ye doğru yola devam. Tarihte değişik isimlerle anılan kent Byzia, Bizye, Bida, Biza, Vyza, Vizii ve son olarak da Vize olarak bilinmektedir. Bu şirin kasabada Kale, Antik Tiyatro kalıntıları ve Dionysos Mabedinin kalıntıları üzerine 6. Yüzyılda Bizans İmparatoru Jüstiyen zamanında inşa edilen Küçük Ayasofya Kilisesi gezileri. Osmanlı Döneminde Gazi Süleyman Paşa tarafından camiye dönüştürülen kilise, 1997 yılında onarımdan geçirilmiş ve günümüzde hala cami olarak kullanılmaktadır. İğneada yolu üzerinde, Demirköy'den 4 km. içeride bulunan tarihi Dökümhanelerin gezisi. Fatih dönemi ve daha öncesinde yöredeki zengin demir yatakları göz önünde tutularak, buraya demir döküm merkezi kurulmuş ve Fatih, İstanbul'un fethinde kullandığı top güllerini burada döktürmüştü. Demirköy Tophane-i Amiriye İşletmeleri olarak anılan dökümhanede, 15. yüzyıl ortalarından 19. yüzyıl sonlarına kadar aralıksız üretim yapılmıştır. Daha sonra İğneada'ya varış ve otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

2. Gün İğneada Longoz ormanları - Dupnisa Mağarası - Kırklareli - Edirne

Sabah, kahvaltıdan sonra, Longoz Ormanları gezisi : longoz ormanları, Istranca Dağları'ndan Karadeniz sahillerine doğru akan derelerin taşıdığı alüvyonların birikmesi ve mevsimsel olarak sular altında kalması sonucunda oluşmuş. Bu alan bir Milli Park olup 3155 hektarı kapsamakta. Burada, uzunluğu 10 km kadar olan kumullar üzerinde kendine has bitkiler yaşamakta. Bu kumullar karadaki bataklık, göl, longoz gibi tatlı su ekosistemleri ile denizi birbirinden ayırmaktalar. Ormanların keşfinden sonra, Karadeniz Kıyısı'nda lezzetli bir balık yemeği. Daha sonra, Sarpdere Köyü sınırları içinde bulunan ve Trakya'nın turizme açılmış tek mağarası olan Dupnisa Mağarası gezisi. Yeşilin her tonunu görebileceğiniz yoğun bitki örtüsüyle kaplı bir bölgede, ikinci jeolojik zamanda mermerler içerisinde birbirine bağlı iki kat ve üç mağaradan oluşmuştur. Toplam uzunluğu 2720 metre olan sistemin üst katını, Kuru ve Kız Mağaraları oluşturur. Gelişimini tamamlamış bu mağaralardan, 50-60 metre aşağıda Sulu Mağarası yer alır. İçinden devamlı akışı olan bir yer altı nehri akan ve deniz düzeyinden 345 metre yukarıda giriş ağzı bulunan bu mağaranın toplam uzunluğu 1977 metredir. Son noktası ise, girişten 61 metre yukarıda yer alır. Mağaranın alt kısmı, burada yaşayan yarasaların çiftleşme dönemlerinde ziyarete kapandığından, sadece üst kısmını gezmek mümkün olabilmekte. Mağaranın keşfinden sonra, bulunduğu konum sebebiyle yüzyıllar boyunca hem batı hem de doğu kültürünün etkisinde kalmış olan Kırklareli'ne doğru yola devam. Varışta şehir turu: 1383 yılında Köse Mihalzade Hızır Bey tarafından yaptırılanmış olan ve zengin kalem işi süslemeleri ile erken Osmanlı dönemi yapılarının bir örneği olma özelliği taşıyan Hızırbey Camii; 1577 yılında kare planlı olaran yaptırılmış olan Kadı Camii ve şehir merkezinde mola. Ardından Edirne'ye doğru yola devam. Varışta otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

3. Gün Edirne - Karaağaç

Sabah, Kahvaltıdan sonra, Osmanlı İmparatorluğu'nun 2.ci başkenti ve serhat şehri Edirne'nin keşfi: Osmanlı padişahı II. Selim'in 90 yaşındaki Mimar Sinan'a yaptırdığı ve Sinan'ın ustalık eserim dediği, Dünya Mirası listesinde bulunan Selimiye Camii ve Külliyesi, Eski Cami, Üç Şerefeli Camii, Sultan 2. Beyazıt tarafından, 15.ci yüzyılda, Tunca Nehrinin kıyısında tıp medresesi olarak yaptırılan 2. Beyazıt Külliyesi, ve Kale içinde bulunan Edirne Büyük Sinagogu. Gezilerin bitiminde meşhur ciğerci Kazım Usta'da öğle yemeği. Yemekten sonra Karaağaç'a hareket. Bir çok defa Yunanistan eğemenliğine geçen Karaağaç Lozan anlaşmasıyla Türkiye sınırlarında kaldı. Burada bulunan Karaağaç Tren İstasyonu, II. Abdülhamit devrinde Mimar Kemalettin Bey tarafından İstanbul'daki Sirkeci Garı örnek alınarak yapılmış ve bugün Trakya Üniversitesi Rektörlük Binası olarak kullanılmakta. Gar binasına dışarıdan göz attıktan sonra, yine Trakya Üniversitesi Rektörlüğü alanı içerisinde bulunan . Edirne'ye geri dönüşte Meriç köprüsünde mola ve ardından Kapalıçarşıda serbest zaman. Akşam otobüsle Tunca Nehri kıyısındaki Hanedan Restoran'a hareket. Bizim için özel olarak hazırlanan yayın balığı şiş tadımından oluşan akşam yemeği menüsü. Geceleme otelde.

4. Gün Edirne- Uzunköprü - Lüleburgaz- Tekirdağ - İstanbul

Sabah, kahvaltının ardından, Uzunköprü'ye hareket. Uzunköprü'nün tarihi, Edirne'nin Osmanlı İmparatorluğu'na 92 sene başkentlik yaptığı döneme dayanır. 1393 metre uzunluğundaki tarihî taş köprü bu güzel şehrin Dünya Kültür Mirası Listesi'ne eklenen tarihî eserlerinden biridir ve dünyanın en uzun taş köprüsü olarak bilinir. Ergene Nehri'nin üzerine inşa edilmiş olan eşsiz taş köprünün eski adı Cisr-i Ergene'dir ancak zaman ile Uzunköprü olarak anılmıştır. Daha sonra 1443 yılında Sultan II. Murat döneminde yapılmış olan Muradiye Camii gezisi. Ardından, 1873 yılında inşa edilip Çanakkale Savaşı'nda büyük bir rol üstlenen Uzunköprü Tren İstasyonu' nunda ve 1914 yılında inşa edilip bugün ilçe kütüphanesi olarak hizmet veren Türk Ocağı Binası ile Mustafa Kemal Atatürk'ün çalışma arkadaşları arasında bulunan Mazhar Müfit Kansu tarafından kaymakamlık dönemin inşa edilenDemokrasi Anıtı'nda birer mola. Daha sonra Lüleburgaz'a hareket. Yol üzerinde Babaeski Köprüsü gezisi. Bu köprü 1633 yılında, 4. Murat döneminde, Babaeski Deresi üzerinde inşa edilmiş olup, Osmanlı ordularının İstanbul'dan Rumeli'ye doğru uzanan sefer yolunun önemli geçiş noktalarından biri olduğundan tarihte yeri büyüktür. Muntazam kesme taş kaplı ve kargir bir köprü olan yapı nehir taştığında zedelenmemesi için, kemer aralarında büyük delikler bulunmaktadır. Nöbet hücreleri taş işlemedir. Kuzey tarafındaki nöbet hücresi aslına uygun olarak yeniden yapılmıştır. Daha sonra, ikinci mola Sokullu Mehmet Paşa Köprüsü'nde. Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Sinan'a yaptırılan bu köprü Lüleburgaz Deresi üzerinde bulunmakta. Kervan ve posta yolları üzerindeki suları aşmak için yapılan köprünün Lüleburgaz tarafı orijinal piramit görünümünü korurken, diğer tarafı tamirat sırasında koni biçiminde inşa edilmiş. Daha sonra Lüleburgaz şehir merkezine gelerek öğle yemeği molası. Ardından Sokullu Mehmet Paşa tarafından, Mimar Sinan'a yaptırılan Camii, Külliye ve Hamam ile daha sonraki devirde 2.Mahmut zamanında inşa edilen, Barok tarkı 12 kenarlı ve etekli mermer Şadıvan gezileri. Daha sonra, şehrin çıkışında bulunan, 1938 yılında açılan 21 köy enstitüsünden biri olan Kepirtepe Köy Enstitüsü'nün terkedilmiş binalarında mola ve İstanbul'a doğru yola devam. Yol üzerinde son mola Barel Vineyards olacak. 2010 yılında Akın ailesi tarafından hayata biraz daha tat katmak amacı ile Tekirdağ'ın Karaevli köyünde kurulmuştur. 1997 yılında 150 dönümlük arazi üzerine kurulan tesis, kendi bağlarından aldığı üzümlerini 2009 yılında tekrar aynı bağların içinde kurulan butik işletmesiyle üretime taşımıştır. Burada kısa bir ürün tadımı ve ardından İstanbul'a dönüş. Akşamüstü, Taksim ve Kadıköy'e varış.
Kırklareli: İğneada Resort Hotel & Spa 5 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Edirne: Margi Hotel 5 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Rezervasyon Şartları:
Covid-19 salgınının neden olduğu kargaşadan dolayı, 2021 ve 2022 senelerine özel olarak tura kayıt şartlarında değişiklikler yaptık:
Talebiniz üzerine tura kaydınız opsiyonlu olarak tutulacak ve münferit olarak, adınıza alımlarını yapacağımız uçak biletlerinizi tedarik ettiğinizde tur rezervasyonunuz kesinlik kazanacaktır. Tur ücretini, yurt içi gezilerde seyahatin başlamasından 15 gün öncesine kadar, yurt dışı gezilerde seyahatin başlamasından 30 gün öncesine kadar ödeyebilirsiniz.
Turun uçak biletleri, talep ve bilet ödemenizi gerçekleştirdiğiniz gün münferit olarak kesilerek size ulaştıralacaktır. Herhangi bir iptal durumunda, biletinizin iadesini doğrudan havayolu şirketinden, onların belirlediği şartlarda talep edebilirsiniz. Ancak, ilerleyen tarihlerde münferit uçak bilet fiyatları değişiklik gösterebileceği için, bilet taleplerinizi öncelikle yapmanız size avantaj sağlayacaktır.
Ücrete dahil olan hizmetlerimiz
  • Konforlu özel tur otobüsüyle 1 kişiye 2 koltuk ayrılarak seyahat;
  • 1., 2. ve 3. gün akşam yemekleri;
  • 1., 2., 3. ve 4.gün öğle yemekleri;
  • Barel Vinyard'da tadım;
  • İğneada Resort Otel'de 1 gece oda+kahvaltı konaklama;
  • Edirne Margi Otel'de 2 gece oda+kahvaltı konaklama;
  • Rehberlik hizmetleri.
  • Tüm bahşişler ( Tur Rehberi Bahşişi hariç* ) ;
  • Seyahat sigorta paketi.
Ücrete dahil olmayan hizmetlerimiz
  • Ören yerleri girişi için müze kart;
  • Programda belirtilmeyen geziler;
  • Tur lideri bahşişi**;
  • Her türlü kişisel harcama;

* Polo Turizm özel seyahat sigortası paketi tüm seyahat ücretlerine dahil olup, Polo Turizm Seyahatleri'ne katılan bütün yolcuları kapsar. İlk ödemeyi yaptığınız anda size verilen poliçenin : Mesleki Sorumluk bölümü ödenen ücretin
% 100 'ünü, Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali bölümü ise ödenen ücretin %90'ini teminat altına almaktadır.
85 yaş ve üstü yolcularda Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali durumunda ödenen ücreti sigorta kapsamamaktadır.