Türk Hava Yolları ile saat 07:35'te hareketle 10:25'te Lizbon'a varış. Varışımızı takiben, büyük kaşiflerinin sayesinde muazzam bir liman olan ve büyük bir imparatorluğun merkezi olarak XVI. yüzyılda altın çağını yaşayan Lizbon'un keşfi. Tur esnasında: Şehrin ana arteri olan Avenida da Liberdade (özgürlük) caddesi; siyah beyaz mozaiklerle süslü yaya kaldırımları ile Rossio mahallesi; Praça da Figueira Meydanı; lüks mağazalarla dolu tarihî Baixa mahallesi ve ucundaki Tajo Nehri’ne açılan büyük Praça do Comercio Meydanı; denizcilerin denize açıldıkları eski Belem limanındaki Padrão dos Descobrimentos (keşifler) anıtı; bir Dünya Mirası olan Tajo'nun kıyısındaki Vasco de Gama'nın seferlerini anmak için inşa edilen zarif Torre de Belem kulesinde fotoğraf molaları. Yerel bir restoranda öğle yemeğinden sonra, bir Dünya Mirası olan Jeronimos Manastırı kilisesini ziyaret: XVI. yüzyılın başında, eski limanın girişinde yapılan Jeronimos Manastırı, büyük deniz maceralarını simgeleyen bezeme harikaları ile Manuel dönemi mimarisinin en güzel örneklerinden birini oluşturmakta. Marques de Pombal Meydanı üzerinde yer alan VII. Eduardo Parkı’nın tepesindeki terasta verilecek fotoğraf molasından sonra otele yerleşme. Praça do Comercio Meydanı’ndaki Populi restoranında akşam yemeği. Geceleme otelde.

Kahvaltıdan sonra, taşla kaplı dar sokakları, merdivenleri ve küçük meydanları ile Magrip havası taşıyan ve şehrin en eski mahallesi olan Alfama semtinin yürüyerek keşfi. Ardından, 1837’den beri tariflerini sır gibi saklayan Belem Pastahanesi’nde meşhur tatlı börekler eşliğinde kahve molasından sonra romantik bir atmosfere sahip pitoresk Sintra kasabasına doğru yola devam. Akabinde, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınan kasabanın tarihî merkezinde yükselen Vila Ulusal Sarayı'nı ziyaret. Yüzyıllar boyunca yapılan ilavelerle büyütülerek Magrip, Gotik, Manuel ve Rönesans stillerinin ilginç bir senteziyle oluşturulmuş olan saray büyüleyici bir görüntü sergilemekte. Aralarında Portekiz tarzı Azulejo fayansların satıldığı güzel hediyelik dükkanların bulunduğu şehrin dar sokaklarını gezebilmek için serbest zaman. Rüstik bir restoranda öğle yemeğinin ardından, Avrupa'nın en batı noktası olan Cabo de Roca Burnu’nun 140 metre yükseklikteki falezine varış ve kıyı yolunu takip ederek şirin bir balıkçı limanı olan Cascais'den geçtikten sonra Lizbonluların tatil beldesi olan Estoril üzerinden Lizbon daki otelimize dönüş. Akşam yemeği şehrin en tipik ve gastronomik mekanlarından biri olan Ramiro restoranında deniz mahsulleri tadımı. Geceleme otelde.

Sabah erkenden Lizbon'dan ayrılış. Şehre 125 kilometre uzaklıkta bulunan, Hristiyanlarca kutsal yer olarak kabul edilen Fatima kasabası gezisi: 13 Mayıs 1917 tarihinde üç köylü çocuk burada Meryem Ana'yı gördüklerini ve Meryem Ana'nın kendilerine altı ay boyunca, her ayın on üçünde görünerek üç sır verdiğini iddia ederler. Gezinin ardından, Tomar şehrine yönelip UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’nde alınan Convento do Cristo Manastırı gezisi. Tapınak Şövalyeleri’nin Portekiz’deki üstadı Gualdim Pais tarafından 1160 yılında inşa edilmeye başlamış kale-manastır olup 1312’de tarikat fes edilmesine rağmen Portekiz Kralı Dinis kısa bir süre sonra aynı şövalyelerle İsa Tarikatı’nı (The Military Order of Christ) kurmuş ve tekrar Tomar’da kalmalarını sağlamıştır. (Portekiz’de tüm tarikatlar 1834 tarihinde feshedilmiştir). Öğle yemeği Tomar’da yerel bir restoranda. Öğleden sonra Tomar merkezinde keşif turu sırasında Portekiz’in en eski sinagogu görülecek yerler arasındadır. Tomar’dan ayrılıp, yaklaşık 190 kilometre boyunca kuzeydoğu istikametinde, Belmonte’ye doğru yolculuk. Brezilya’yı keşfeden Pedro Alvares Cabral’ın memleketi olan Belmonte gezisi, XII. yüzyıldan kalma kaleden başlayıp, mahalleleri Orta Çağ’dan kalma dar sokaklardan oluşan tarihi merkezdeki Yahudi Müzesi ziyaretiyle son bulacak. Kral I. Manuel, 1496’da Portekiz’deki Yahudi ve Müslümanların ya Hristiyan olmaları ya da ülkeyi terk etmeleri için yaklaşık 11 aylık bir süre tanıyan fermanından sonra imkanı olanlar gitmiş, kalanlar ise vaftiz edilip asimile olmuşlardı. Yalnız Belmonte’deki Saklı Yahudi anlamına gelen “Cripto Judeu” olarak bilinen Yahudi topluluk, gizli bir şekilde dinlerini günümüze kadar muhafaza etmişlerdir. Farklı bir güzergâhtan Guarda’ya doğru yola devam. Guarda’ya varışta otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

Kahvaltıdan sonra, otelden hareket ederek Régua üzerinden UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Portekiz’in başlıca şarapçılık bölgesi Alto Douro’ya hareket. Pinhão’ya varışı takiben Douro Nehri kıyısındaki şarap üreticisi Quinta da Pacheca’da öğle yemeği. Daha sonra, Douro vadisi’nin sağlı sollu bağlarla kaplı en güzel manzarası için masalsı bir tekne turu. İspanya’da doğan Douro Nehri, yaklaşık 240 kilometre boyunca Portekiz'in doğusundan batısına akar ve Porto'nun hemen güneyindeki Foz de Douro’da Atlas Okyanusu'na dökülür. Geziden sonra, farklı bir güzergahtan Minho bölgesinin en güzel şehirlerinden biri olan Amarante’ye otobüs ile yolculuk. Tamega Nehri kıyılarında kurulmuş Amarante’nin tarihi merkezinde São Gonçalo Manastırının heybetli kilisesi yer almakta. Tarihi köprüden yürüyerek geçiş ve fotoğraf molasından sonra Porto’ya doğru yola devam. Akşamüstü Portekiz'in ikinci en büyük şehri Porto’ya varış ve otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

Kahvaltıdan sonra, her yeri tarih kokan şehrin önemli yapılarının gezisi: 1842’de inşa edilen Neo-klasik mimarî stilindeki görkemli Palacio de Bolsa Borsa Sarayı; içi altın yaldızlı ahşap oymalarıyla kaplı Gotik Igreja de Sao Francisco Kilisesi; inşaatı XII. yüzyılda başlayan ve Roman, Gotik ve Barok özelliklerini taşıyan Sé Katedrali... Tur esnasında, dış cepheleri mavi beyaz çini seramiklerle kaplı bir çok tarihi yapıyı görmek mümkün. Douro Nehri vadisinin dik yamaçlarında dünyanın en meşhur şaraplarından biri olan Porto şarabı üretilmektedir. Vila Nova de Gaia'nın sayısız mahzeninde kentinin adını taşıyan bu şarabın en iyi örnekleri yıllandırılarak muhafaza edilmekte. Gaia tarafında nehir kıyısında yer alan bir restoranda öğle yemeği. Öğle yemeğinin ardından, Vila de Gaia gezisi ve mahzen ziyareti. Daha sonra, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’nde alınan Porto'da şehir turuna devam: Meşhur Ponte Dom Luis I Köprüsü, Porto'nun modern ticaret ve iş merkezi olarak bilinen Boavista semti, Douro'nun Atlantik Okyanusu'na döküldüğü yerde eski bir balıkçı köyü olan güzel ve hareketli Foz mahallesi... Boavista Meydanı yakınlarında nezih bir restoran olan Casa Agricola’da. Geceleme otelde.

Kahvaltının ardından, Porto'dan ayrılarak yaklaşık 100 kilometre güneyinde yer alan ülkenin en eski üniversite kenti Coimbra’ya hareket. Varışta, Santa Clara manastırı kilisesi terasından Orta Çağ şehrinin panoramasının seyri. XIII. Yüzyılda kurulan ve bir UNESCO Dünya Mirası Coimbra Üniversitesi’nin bulunduğu tepeden başlayarak Almedina semti üzerinden şehrin 40 kilometre batısında Atlantik Okyanusu’na dökülen Rio Mondego Nehri’ne kadar keyifli bir keşif yürüyüşü. Gezinin ardından, Atlas Okyanusu kıyısında yer alan, kumsalıyla ünlü balıkçı köyü Nazare'de yerel bir restoranda öğle yemeği. Ünlü kaşif Vasco da Gama’nın büyük keşifler için denize açılmadan önce dua etmek için geldiği Nazare falezinin üst kısmına çıkıldığında kumsalın manzarasından etkilenmemek mümkün değildir. Daha sonra, Orta Çağ kraliçelerinin korumasıyla günümüze bakımlı olarak ulaşan Obidos kasabasının keşfi. XII. yüzyıldan beri surlarla çevrili olan bu kasaba araç trafiğine kapalı olup ziyaretçileri büyüleyerek kendine aşık etmektedir. Gezinin ardından, güneye doğru yolculuğa devam. Akşamüstü Lizbon’a varışı takiben otele yerleşme. Akşam yemeği Rubro restoranında. Geceleme otelde.

Kahvaltıdan sonra, Avrupa´nın en uzun köprüsü olan Ponte Vasco da Gama’dan Tejo Nehri’nin güney kıyısına geçip Alentejo bölgesine doğru yola çıkış. Yaklaşık bir buçuk saatlik bir yolculuğun sonunda hala surları ayakta olan, Roma, Orta Çağ ve Rönesans dönemlerinin örneklerinin yürüyerek gezileceği, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’nde alınan Evora şehrine varış. Tarihi merkezdeki araç trafiğine kapalı yollar üzerinde, 1559’da Cizvit Tarikatı’nın kurduğu Evora Üniversitesi, şehrin en yüksek kısmındaki meydanda bulunan Roma Tapınağı ve hemen arkasında Evora Katedrali'ni ziyaret ettikten sonra yerel bir restoranda öğle yemeği. Giraldo Meydanı’nda geçirilecek serbest zamanın ardından, son olarak São Francisco Kilisesi bitişiğinde yer alan Capela dos Ossos - Kemikler Şapeli ziyareti. Akabinde bir meşe mantarı işleme atölyesini gezip, dönüş yolunda meşhur şarap üreticisi Quinta da Bacalhoa’da yöresel Azeitão peyniri tadımı için mola. Tejo Nehri’nin kuzey kıyısında kalan Lizbon’a 25 Nisan Köprüsü’nü kullanarak geçiş. Akşam yemeği, kader anlamına gelen ve saudade yani nostalji dolu, hüzünlü melodileriyle geleneksel Portekiz fado müziğinin en güzel örneklerini dinleyebileceğiniz en seçkin restoranlarıdan biri olan Clube de Fado'da. Geceleme otelde.

Sabah, alış veriş ve şehir merkezinde son keşifler için transfer saatine kadar serbest zaman. Türk Hava Yolları ile saat 15:45'te hareketle 22:25'te İstanbul'a varış.