27 Nisan 2024 Cumartesi İstanbul - Postdam - Berlin
Türk Hava Yolları'nın, İstanbul Havalimanı'ndan saat 07:30 da kalkan TK1721 no.lu uçuşu ile Berlin Brandenburg Havalimanı 'na hareket ve saat 09:20'de varış.
Karşılama ve otobüsle
Potsdam'a hareket. Meşhur
Casuslar Köprüsü'nde (Glienicker Brücke) bir fotoğraf molası: Bu köprüde ilk değişim 1962 yılında Sovyet casusu Albay Rudolf Abel ile ABD casus uçağı pilotu Francis Gary Powers'in arasında olmuş. Ardından, 1747 senesinde kral Büyük Freidrich tarafından, teraslar halinde uzanan bağların tepesine yaptırılan
Sans-Souci (kaygısız)
Sarayı ve muhteşem bahçelerinin gezisi. Kral burada felsefe, müzik ve edebiyatla ilgilenmek ve günün birinde sarayın yanında hazırlanmış olan bir anıt mezara gömülmek istiyordu. İki muhteşem salon binanın merkezini oluşturmakta ve doğuda Büyük Freidrich'in özel odaları ve batıda misafir odaları bulunmakta. Bina Rokoko Sanatı'nın en önemli örneklerinden biri olarak kabul edilir. Bahçelerini gezerken Rönesans Sarayları'ndan esinlenen Limonluklar veya Roma Çeşmeleri'nin kopyalarını görebilirsiniz. İngiliz Sarayları'ndan esinlenerek yapılan Yeni Saray'da ise Venedikli Mimar Palladio'nun izlerini görmek mümkün. Öğleden sonra Berlin'e dönüş. Bölünmüş Berlin'de Batı diye adlandırılan
Kurfürstendamm'dan, Doğu diye adlandırılan
Alexanderplatz'a kadar, mimariye meraklı kişilerin, üzerindeki 17.yüzyıl binalarından dolayı Spree Kıyıları'nın Atina'sı diye adlandırdıkları
Unter der Linden'den (Ihlamurların altında) geçerek şehir turu: 1933 yılına kadar parlamento binası olarak kullanılan
Reichstag'ın çatısından Berlin'i izledikten sonra, üzerindeki dört atlı araba heykeliyle
Berlin'in simgelerinden biri olan
Brandenburg kapısında bir mola.
Pariser Platz' da bulunan kapının yapımı 18.yy.'a dayanır. Çevresinde, Amerikan ve Fransız Büyükelçilikleri, Berlin Sanat Akademisi, Kennedy Müzesi ve Yahudi Memoriali gibi önemli mekanlar bulunmakta. Daha sonra
Arsenal, Opera ve Berlin'in en önemli katedrali ve protestan kilisesi olan
Berliner Dom'u görerek
Alexander Platz'a varış. Adını Rus Çarı I. Alexander'dan alan meydan, uzun yıllar önce şiddetli olaylara tanıklık etmiş ve burada barış sesleri yankılanmış. Buradaki Belediye Binası'nın tam karşısında yer alan
Neptün Çeşmesi, 1891 yılında Roma Tanrısı Neptün'e ithafen yaptırılmış. Roma Çeşmeleri'ni andıran Neptün'ün çevresinde, Almanya'nın dört büyük nehri olan Elbe, Ren, Vistula ve Oder'i temsil eden kadın heykelleri bulunmakta. Burada verilecek son bir moladan sonra otele yerleşme. Akşam yemeği şehirde bir lokantada.
28 Nisan 2024 Pazar Berlin
Tam gün
Berlin'in kültürel zenginliklerinin keşfi. Sabah, eski şehirde ve bilhassa Saint-Nicolas Mahallesi'nde biraz dolaştıktan sonra günün gezilerine
Dünya Mirası Listesi'nde yer alan
Müzeler Adası'nda bulunan
Bode Müzesi ile başlama. Mimar
Ernst von Ihne tarafından tasarlanarak 1906 İmparator Frederich adıyla açılan müzenin adı 1956 da, müzenin gelişmesine çok emeği geçen Berlin Müzesi Prusya Sanat Koleksiyonları genel müdürü Wilhelm von Bode onuruna
Bode Müzesi olarak değiştirilmiş. Özellikle binanın mimarisi çok dikkat çekicidir. Koleksiyonundaki Bizans eserleri ile Leonardo da Vinci tarafından yapıldığı iddia edilen
Flora isimli büst ve sergilenen tablolar bu ziyaretin öne çıkan sanatsal değerleri olacak. Daha sonra, nehir kıyısından yürüyerek
Bergama Müzesi'ne geçiş. Bu müze 1910/30 seneleri arasında inşa edilmiş olup üç ana bölümden oluşmakta: Antik koleksiyon, Orta Doğu ve İslam Sanatı bölümleri. Müzenin en ilginç eserleri Anadolu'dan götürülen Antik
Bergama Zeus Altarı ve
Milet Pazar Yeri Kapısı'dır (Bergama eserlerinin bulunduğu salon, tadilattan dolayı bir müddet kapalı kalabilir). Müzenin ardından, 1961 senesinde Doğu Almanya tarafından yaptırılan ve toplam uzunluğu 155 km. yi bulan
"Berliner Mauner" yani
"Berlin Duvarı" ndan, Doğu ile Batı arasındaki tek geçiş noktası olan
Checkpoint Charlie'ye kadar kısa bir yürüyüş. Daha sonra Kulturforum'da bulunan
Gemälde Galerie'ye giderek, Avrupa resim sanatının en önemli koleksiyonlarından birinin keşfi. Galeride
Albrecht Dürer, Hans Holbein, Breughel l'Ancien, Jérôme Bosch, Giotto, Botticelli, Rubens ve Rembrandt'ın eserlerini görebilirsiniz. Gezinin ardından, Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra önem kazanarak alışveriş merkezleri, yeni binalar, dükkanlar ve renkli caddeleriyle zengin ve canlı bir görünüme ulaşan, modern Berlin'in simgesi
Postdamer Platz'da bir mola ve otele dönüş. Akşam yemeği şehirde, yerel bir restoranda.
29 Nisan 2024 Pazartesi Berlin - Pillnitz - Dresden
Sabah, kanvalltının ardından
Pillnitz'e hareket. Varışta, Elbe Nehri'nin kıyısında, Kral August'ün bir mimari çılgınlığı olarak kabul edilen ve 1918 yılına kadar kraliyet ailesinin yazlık ikametgahı olarak nehrin sularında yansıyan
Pillnitz Sarayı gezisi. Bu muhteşem yapı, Avrupa mimarisinin Çin mimari tarzından ilk etkilenmesi olarak kabul edilir. Sarayı çevreleyen bahçelerde bir limonluk, bir kamelyalı sera veya bir Hollanda Bahçesi gibi sürpriz dolu çeşitli yapılar görebilirsiniz. Geziden sonra
Dresden'e doğru yola devam. Kısa bir yolculuktan sonra
Elbe Nehri'nin kıyısındaki başka bir mimari şaheser olan, Saksonya eyaletinin başkenti
Dresden şehrine varış ve
Rönesans, Barok ve
Klasik tarzlardaki muhteşem bina cephelerinin oluşturduğu çekici silüetlerin, nehir üzerindeki köprülerden seyri. Ardından bu görüntüyü en güzel görebileceğiniz
Brühl Teras'a çıkarak şehrin dünya çapında ki kültürel ve mimari zenginliklerini doyasıya seyretme. Daha sonra, çan şeklindeki kubbesiyle bir Barok harikası olan
Frauenkirche (Kadınlar) Katedrali gezisi: 11. Yüzyılda yapılan bu kilise 18. Yüzyılda yıkılarak yeniden inşa edilmiş. Ünlü org yapımcısı Gottfried Silbermann bu kilisedeki orgu özel olarak imal etmiş ve J.S. Bach bu orgda bir konser vermiş. II. Dünya savaşında tamamen tahrip olan kilise, birleşmeden sonra orijinal planlarına sadık kalınarak yeniden inşa edilmiş. Kilisenin kubbesinden şehrin manzarasını izledikten sonra otele yerleşme. Akşam, Elbe Nehri üzerinde şehrin ışıklarını ve siluetini bir
Caneletto tablosu gibi seyredeceğiniz bir tekne turu ve teknede akşam yemeği.
30 Nisan 2024 Salı Dresden - Leipzig
Tam gün
Dresden turu: Sabah, yürüyerek şehir turuna, ortasında şehri ilk planlayan kişi olduğu için Dresden halkının gurur duyduğu
Güçlü Augustus'ün heykeli bulunan
Tiyatro Meydanı' nından başlayarak, defalarca yıkılıp yapılan ve en son 1989 senesinde hizmete açılan
Semper Opera Binası'nı görüp, sanatçı
Pöppelmann tarafından, 1709 senesinde tören alanının etrafında masalsı bir üslupta planlanan
Zwinger Sarayı'nda bulunan
Bellotto, Cranach, Rubens, Véronèse ve Raphaël gibi ressamların eserlerini gezerek başlıyoruz. Raphaël'in meşhur
Sixtine Madonna'sıda burada sergilenmekte. Bu dev kalenin avlusunda çok güzel bir taç kapı ve birbirinden güzel bahçe, havuz ve çeşmeler görebilirsiniz. Geziye
Residenzschloss (Dresden Kalesi) ile devam. Rönesans Dönemi'nden kalan ve Saksonya'yı yöneten ailenin ikametgahı olarak kullanılan Kale günümüzde müze olarak hizmet vermekte. Burada bulunan
Türk Odası'nda, Sakson Dükleri'nin yüzyıllar boyu topladıkları eserleri görebilirsiniz. Yine aynı komplekste bulunan
Grünes Gewölbe (Yeşil Tonoz) de yaklaşık 3000 parça eserle, Avrupa hazinelerinin en büyüklerinden birini görebilirsiniz. Buradaki
"Jewel Garnitürler" koleksiyonu, Avrupa'nın en büyük mücevher koleksiyonu olup,
49.71 karatlık "Sakson beyazı" ismi verilen yastık şeklindeki elması ve
648 karatlık, Rus Çarı Petro'nun hediye ettiği elması burada görebilirsiniz. Osmanlı döneminden kalma eserlerin toplandığı
"Turkishe Kammer" denilen bir oda da bulunmakta. Müze gezisinden sonra, Saksonya Hükümdarları'ndan oluşan
Fürstenzug isimli dev bir duvar resmini görüp, otobüsle, renkli sokakları ve masalsı atmosferinde keyifli bir mola vereceğimiz sanatçılar mahallesi
Kunsthofpassage'a gidiş. Akşam üstü
Leipzig için yola çıkış. Bir buçuk saatlik bir yolculukla Leipzig'e varış ve otele yerleşme. Akşam , şehrin tanınmış pasajı
Mädler Passage' da bulunan ve 1525 yılından beri hizmet veren, Almanya'nın en meşhur restoranlarından
Auerbachs Keller'de, Sakson mutfağını tadacağınız son akşam yemeği.
01 Mayıs 2024 Çarşamba Leipzig - Berlin - İstanbul
Sabah, kahvaltının ardından,
Leipzig şehir turu: Bu şehirde üniversite eğitimini gören
Goethe'nin Faust adlı kitabında
Küçük Paris olarak tanımladığı,
Johann Sebastian Bach'ın doğum yeri olan ve Parthe ile Elster Nehirleri'nin buluştuğu yerde küçük bir balıkçı köyü olarak kurulup ıhlamur ağaçlarının bulunduğu yer diye adlandırılan, sanat şehri
Leipzig'i yürüyerek tanıma; geçmişte Via Regia ve Via İmperii yollarının kesiştiği noktada olmasından dolayı önemli bir ticaret merkezi olan ve zenginleşen şehir, İkinci Dünya savaşında kısmen tahrip olmasına rağmen, hala Orta Çağ ruhunu korumakta. Ortasında Rönesans dönemi etkisinde yapılmış
Altes Rathaus'in (Belediye Binası) yükseldiği, Kent halkı ve turistlerin buluşma noktası olan
Leipzig Markt'da (eski pazar) gezinti. Ardından dünyanın en eski kahve evi olan
Zum Arabischen Coffee-Baum yani
Kahve Ağacında bir kahve molası. Burası günümüzde bir kahvehane olmanın ötesinde ilginç bir müze de olup bir zamanlar aralarında Schumann, Goethe ve Liszt gibi tanınmış kişilerinde olduğu ünlülerin uğrak yeri olmuş. Ardından, iyi bir Gotik mimari örneği olup, Martin Luher'in 1539 da vaaz verdiği
St. Thomas Kilisesi gezisi: 1212 yılında kurulan kilisenin erkek çocuk korosu Thomanerchor günümüze kadar önemini sürdürmüş.
Johann Sebastian Bach 1723 yılından ölümüne dek bu kilisede koro şefliği yapmış. Ünlü bestecinin lahiti bu kilisede bulunuyor. Kilisenin karşısında bulunan
Sebastian Bach'ın bir zamanlar yaşadığı ev olan
Bosehaus, günümüzde bestecinin hayatına adanmış bir müzeye dönüşmüş. Bu müzede sanatçının kullandığı eşyalar ve müzik aletlerini görüp, eserlerini dinleyebilirsiniz. Müze gezisinden sonra şehirde yürüyüşe devam: Yol üzerinde bulunan ve yine Gotik mimarinin hakim olduğu
St. Nicholas Kilisesi halkın Komünist rejime karşı örgütlendiği en önemli yerlerin başında gelmekte. Yürüyüşün sonunda göreceğiniz
Augustusplatz Meydanı Napolyon'un, 1813'te Avrupa devletlerinin oluşturduğu ittifaka karşı yenildiği yer olarak tanınır. Meydanın çevresinde
Opera Binası'nı, eski Doğu Alman rejiminin inşa etmiş olduğu tek konser salonu olan
Gewandhaus Concert Hall'i, Concert Hall'ın önünde yer alan 1886'da yapılmış
Mendebrunnen Çeşmesi'ni ve 1409 senesinde I. Frederick tarafından kurulan ve
Leibniz, Goethe, Nietzsche, Wagner ve
Angela Merkel'in eğitim gördüğü
Leipzig Üniversitesi'ni görebilirsiniz. Ardından Berlin havalimanına doğru yola çıkış.
Türk Hava Yollarının saat 19:10' da ki 1724 no.lu uçuşuyla, İstanbul'a hareket ve saat 23:00'de İstanbul Havalimanı'na varış.