Alplerin Zirvesinden Akdeniz Sahillerine

Annecy Gölü'nün mavi sularından Avrupa'nın çatısı Mont Blanc'ın zirvelerine, oradanda sokakları, tarihi binaları, kahveleri, pastahaneleri ve özellikle günümüzde büründüğü yeni şekliyle Fiat Otomobil fabrika binalarıyla Torino, sizleri şaşırtacak. Hayran kalacağınız başka bir güzellikler zinciri ise Ceneviz Cumhuriyeti'nin başkenti, Kristof Kolomb'un doğum yeri olan İtalya'nın en büyük liman şehri Cenova; “Aşkımı Portofino’da buldum” şarkısıyla tüm dünyanın tanıdığı, yaz aylarında ise ünlülerin vazgeçilmezi Portofino; yanyana dizilmiş, birbirinden güzel, rengarenk beş küçük kıyı kasabasından oluşan “Cinque Terre”; XIX. yüzyılın sonlarından itibaren zenginlerin ve ünlülerin en gözde uğrak yerlerinden biri haline gelen Fransa’nın Akdeniz sahilindeki ünlü tatil cenneti Côte d'Azur olacak. Denize paralel uzanan dağların eteklerindeki bu güzel sahil şeridinde ve yamaçlardaki yerleşim bölgelerinde yapacağınız seyahatte Picasso, Chagall ve Matisse gibi ressamların izlerini sürerek birbirinden prestijli şehirleri, şaşırtıcı kasabaları ve büyüleyici manzaraları keşfedebilirsiniz: İngiliz Kordonu ve Melekler Koyu ile Nice; Casinosu ile Monaco Prensliği; Croisette ve film festivali ile ünlü Cannes; sanatkar atölyeleri, galerileri ve surları ile zarif ortaçağ köyü Saint Paul de Vence; kartal yuvası gibi tepelerde konuşlanmış Eze... Eden Bahçelerini keşfedeceğiniz bir seyahat programı...

TURUN ÖZELLİKLERİ

  • Cenevre'den başlayıp, Nice'de biten 8 günlük çok detaylı program,
  • Çok iyi seçilmiş merkezi oteller ve konforlu otobüs,
  • Bölgeyi çok iyi bilen Sanat Tarihi uzmanı rehber,
  • Annecy Gölünde tekne turu,
  • Avrupa'nın çatısı olan Mont Blanc'da, 3842 mt. yükseklikteki Aiguille du Midi'nin zirvesine teleferikle çıkmak,
  • Portofino, Cinque Terre ve Sanremo gezileri,
  • Côte d'Azur'ün Cannes, Biot, Vence gibi meşhur kasabalarının keşfi,
  • Tüm gezi ve yemeklerin programa dahil olduğu bir yolculuk,

13 Haziran 2018 Çarşamba İstanbul - Cenevre - Annecy - Chamonix

Türk Havayollarının saat 08.10 da Atatürk Havaalanı'ndan kalkan uçuşu ile Cenevre'ye hareket. Saat 10.25 de Cenevre'ye varış, karşılama ve Fransız Alpleri'nin İncisi diye anılan Annecy'ye gitmek ücere yola çıkış. Varışta öğle yemeği ve otele yerleşme. Şehrin içinden geçen iki kanal ve Thiou Nehri, zaman zaman gezginlerin şehri Fransız Venedik'i diye adlandırmalarınada neden olur. Öğleden sonra, Annecy şehir turu: İlk olarak 12.yüzyıldan kalma bir kilise olduğu düşünülen Annecy Şatosu. Semnoz Dağı'na sırtını dayayan ve şehrin tepesinde yeralan bina, bir çok kere yangın geçeirdikten sonra, tadilat görüp, kışla olarak kullanılmış ve günümüzde de bir müzeye dönüştürülmüş. En eski bölümü olan Kıraliçe Kulesi harika bir eski şehir ve göl panoramasına hakimdir. Daha sonra, şehrin en tanınmış ve Fransa'nın en çok fotoğrafı çekilen binalarının başında gelen Palais de l'isle gezisi. 12. yüzyılda nehrin üzerinde ki bir adacıkta bir kale, hatta nehirden geçenlerden haraç almak için bir gümrük binası olarak, inşa edilen bu bina, zaman zaman da hapishane olarak kullanılmış ve günümüzde de bir müzedir. Ardından, St Maurice Kanalı üzerine 15. yüzyılda inşa edilmiş Aziz Maurice Şapeli gezisi. Dominikenlere ait olan bu şapelin Savoy Gotiği tarzında oldukça ilginç bir çatısı vardır. Şehir turu, bu şirin şehri bir başka açıdan görebileceğimiz Annecy Gölü'nde bir tekne gezintisiyle tamamlanacak. Daha sonra Chamonix'ye transfer. Akşam yemeği ve geceleme Chamonix'de, otelde.

14 Haziran 2018 Perşembe Chamonix - Mont Blanc - Torino

Sabah, kahvaltıdan sonra, Fransa Rhon-Alpes Bölgesi'nin en gözde ve çekici kayak merkezlerinden olan Chamonix şehir merkezinde, özellikle güzel dükkanları keyifle gezeceğiniz bir moladan sonra, Aiguille du Midi'nin 3842 mt. yükseklikteki zirvesine çıkmak üzere teleferiğe gidiş. Aiguille du Midi'ye vardığınızda, karşınızda bulutların müsade ettikleri ölçüde, 4 bin metrenin üzerinde heybetli bir dağ silsilesi ile ulaştığı 4792 metre ile Avrupa'nın en yükseği olan muhteşem Mont Blanc'ın zirvesini görebilirsiniz. Bu teleferikle tırmanışın sonunda göreceğiniz nefes kesen manzaralar, bir çok gezgin için başlı başına bir seyahat nedeni olmakta. İnişte öğle yemeği ve 1965 senesinde açılan ve 11.6 km uzunluğunda olan meşhur Mont Blanc Tüneli'nden geçerek Torino'ya doğru yola devam. Alp Dağları ile Po Nehri'nin aktığı Po Ovası arasında yer alan Torino, ihtişamlı geçmişini yansıtan Roma, Barok, Rokoko, Neo Klasik hatta Art Nouveau dönemleri mimarisiyle bir açık hava müzesini çağrıştırmakta. XVIII. yüzyılda Piemonte-Sardinya Krallığı'nın başkenti olan Torino, kısa sürede Avrupa'nın en önemli şehirlerinden birine dönüşüp, 1861-65 yılları arasında Birleşik İtalya'nın ilk başkenti ünvanını kazanmış. Son yüzyılda ise hızla sanayileşen kent, İtalya'nın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline gelmiş. Savoia Hanedanı'nın başkenti olan Torino ve Piemonte bölgesi UNESCO tarafından Kültür Mirası ilan edilen 15 kraliyet konutu barındırmakta. Savoia Kontluğu'nun devamı olan Savoia Düklüğü Piemonte-Sardinya Krallığı ve İtalya Krallığı'nın çekirdeğini oluşturmuş. Şehre varışta, 1659 -1675 yılları arasında Dük II. Carlo Emanuele tarafından Barok mimari tarzında bir av köşkü olarak inşa ettirilmiş Venaria Reale Sarayı gezisi. Torino'nun merkezine 8 kilometre uzaklıktaki Savoia Hanedanı'nın gücünü ve dükün şanını yansıtan Venaria Reale Piemonte'nin en büyük sarayıdır. Ardından otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

15 Haziran 2018 Cuma Torino

Sabah, kahvaltının ardından, otelden yürüyerek hareketle tarihi şehir turu: İlk olarak, Antik Roma kalıntılarının bulunduğu Porta Palatina’nın yanındaki, İsa’nın çarmıha gerildikten sonra bedenine sarıldığına inanılan keten bezi barındıran Duomo di San Giovanni Katedrali’ni ziyaret; Palazzo Reale Kraliyet Sarayı (UNESCO) ve Puccini’nin ünlü operası La Bohème’in 1 Şubat 1896’da ilk kez sahnelendiği Teatro Regio’nun bulunduğu Piazza Castello’nun keşfi; bu meydana açılan ve Eski Sanatlar Müzesi’ni barındıran, zarif Palazzo Madama Sarayı (UNESCO) gezisi; kafeleri ve prestijli dükkanlarıyla Via Roma Caddesi; İtalya’nın ilk parlamentosuna ev sahipliği yapan Palazzo Carignano’nun (UNESCO) bulunduğu Piazza Carignano’yu gördükten sonra, iç mekanı Art Nouveau tarzındaki dekore edilmiş bir lokantada öğle yemeği. Ardından, Torino’nun simgelerinden biri olan, tasarım harikası Mole Antonelliana’nın keşfi. Mole Antonelliana’nın içinde yer alan Avrupa’nın en büyük Sinema Müzesi gezisinden sonra geziye devam ederek Via Po caddesi, Piazza Vittorio Veneto, Ponte Vittorio Emanuele Köprüsü ve Fiume Po Nehri'ni görerek FIAT şehri olarak anılan ve uzun yıllar yüz binlerce ailenin geçimini bu işden sağladığı yerleşim bölgesi Lingotto’nun keşfi için otobüsle hareket. Önemli bir sanayi ve ulaşım merkezi olarak da tanınan ve XX. Yüzyılın başından beri FIAT (Fabbrica Italiana Automobili Torino) fabrikasına ev sahipliği yapan Torino, İtalya otomotiv endüstrisinin kalbini oluşturmuş. Fiat fabrikaları, yönetim merkezini burada bırakıp üretimi başka bir bölgeye taşıyınca, dev FIAT fabrikasının yeniden tasarlaması ile Lingotto alışveriş, otel, kültür, sanat ve iş merkezinden oluşan dev bir komplekse dönüştürülmüş. Burada bulunan “Museo dell’Automobile” gezisi: Bu müze, motorlu binek ve yarış araçlarından oluşan bir asırlık gelişimi, estetiği ön planda tutarak çok güzel sergilemekte. Bu keyifli gezinin ardından, eski FIAT fabrikasının karşısında açılan enogastronomiye adanmış gastronomi cenneti “Eataly” de serbest zaman. Daha sonra, otele dönüş. Akşam yemeği, şehirde bir retoranda. Geceleme otelde.

16 Haziran 2018 Cumartesi Torino - Cenova

Sabah, Cenova'ya hareket. Barolo, Barbaresco, Alba, bağlarının bulunduğu bölgenin yakınlarından, tepelerdeki üzüm bağlarının, kasabaların etkileyici manzaraları içinden geçerek Cenova'ya varış ve öğle yemeği. Ardından, ince bir kıyı şeridi üzerine kurulan Cenova’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan tarihi merkezini gezmek için hareket. Tarihinin yanı sıra zengin sanat, müzik, gastronomi ve mimari geleneklerinin sayesinde Cenova 2004 yılında Avrupa kültür başkenti oldu. Art Nouveau binalarıyla Piazza de Ferrari meydanı; Carlo Felice Tiyatrosu; Via Garibaldi caddesi; “Palazzo Ducale” dukalık sarayı; San Lorenzo Katedrali; “Piazza Fontane” Çeşme Meydanı; “Rosso”, “Bianco” ve “Doria-Tursi” saraylarıyla “Strada Nuova” Sokağı; Liman bölgesindeki dünyanın en eski ve en uzun deniz fenerlerinden biri olan XII. yüzyıldan kalma kentin gerçek sembolü “Torre Della Lanterna” görülecek yerler arasında. Gezi sırasında Kristof Kolomb'un doğum yeri olan Cenova’nın ünlü denizcilk tarihini ve kültürünü de öğrenme imkanı bulacaksınız. Akşam üstü, otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

17 Haziran 2018 Pazar Portofino - Cinque Terre

Sabah erken, küçük fakat o kadar da ünlü Portofino’ya otobüsle hareket. Şair Guy De Maupassant XIX. yüzyılda, İtalyan “Rivyerası”nda, doğa parkı ve deniz rezervi ile sınırlı, Portofino'yu tarif ederken, “Hilal şeklinde, sakin bir koyun kenarına uzanan küçük bir köy” diye yazmıştı. Eski deniz kültürü, lüksü ve Akdeniz kişiliği ile tanınan bu muhteşem deniz sayfiye yeri, her zaman artistlerin ovdüğü, ünlülerin ve yazarların çok sevdiği yerler arasında oldu. İnternasyonal sosyetenin buluşma noktası Piazzetta Portofino’nun sembolü olurken, karakteristik renkli evleri ile liman, denizcilik geleneklerini simgeleyen tarihi merkezinin ikonasıdır. Denizcilkte bu kadar becerikli oldukları için yerli halkı Yunanlılar ve Romalılar tarafından “Delfini” yani “yunuslar” olarak adlandırılmaktaydılar. Portofino gezisinin ardından, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Cinque Terre Milli Parkı’na doğru yola devam. “Beş Toprak” anlamına gelen Cinque Terre falezlerin üzerine konumlanmış, birbirinden güzel beş köyden oluşmakta. Cinque Terre’nin eşsiz ve büyüleyici manzaralarının trenle, tekneyle ve belirli bölümlerinin de yürüyerek keşfi: yüksek evleriyle Riomaggiore'den başlayıp, ünlü “Via dell’Amore” yani “aşk yolu” nu yaya olarak takip ederek üzüm bağlarıyla kaplı tepeleriyle hatırlanan Manarola’ya varış. Akabinde, trenle ve tekneyle (hava şartlarının uygun olması halinde) Corniglia’dan ve Vernazza’dan geçerek Monterosso Al Mare’ye doğru yola devam. En büyük “Terre” (toprak) olan Monterosso’dan sonra Cenova'ya geri dönüş. Öğle yemeği gezi esnasında, akşam yemeği ve geceleme otelde.

18 Haziran 2018 Pazartesi Cenova - Sanremo - Monaco - Nice

Sabah, otelden Nice istikametinde hareket. Yaklaşık ikibuçuk saatlik bir yolculuğun sonunda, bir zamanlar şarkı yarışmalarıyla meşhur olan Sanremo'ya varış. Ligurya denizi kıyılarında, çiçeklerle donanmış, antik bir Roma Köyü. Sevr anlaşması burada hazırlanmış. Yine son Osmanlı Padişahı VI.Mehmet 1926 da burada vefat etmiş. Bu şirin kentin gezisine, ilk yerleşim yeri olan La Pigna'nın çevresinden başlayarak eski şehrin son derece sempatik küçük sokaklarını, San Siro Meydanı'nı ve Katedrali'ni, Ortodoks Kilisesi'ni gezerek, ana caddesi olan Corso Giacomo Matteotti'de sebest zaman. Ardından, Fransa'nın incisi diye adlandırılan Menton Kasabası'nda öğle yemeği ve kısa bir serbest zaman. Daha sonra, Monaco Prensliği'ne doğru yola devam. Varışta, yaklaşık iki kilometre karelik kayalık bir alana kurulu Monaco’da küçük turistik tren ile yapıcağınız tur esnasında şehrin en güzel ve en ilginç yerlerini görebilirsiniz: Place d'Armes Meydanı; lüks yatları ile Herkül Limanı; otomobil yarışı Grand Prix Formula 1‘in düzenlendiği ve piste dönüştürülen caddeler; Casino Meydanı ve lüks otelleri ile Monte Carlo; şehir merkezi; Grimaldi Hanedanının sarayı, Katedral ve devlet bakanlığı binası yer aldığı tarihi şehir… Ardından, Kaptan Cousteau’nun müzesi olarakta tanınan Okyanus Bilimleri Müzesi, botanik bahçeleri ve Grace Kelly’nin mezarının bulunduğu katedral ziyaretleri. Son olarak da şık caddeleri, lüks butikleri ve otelleri ile dünya jet sosyetesinin kumar merkezi olan Monte Carlo’yu yürüyerek gezme. Akşamüstü, tünelleri ve nefes kesen uçurumları ile “Corniche de la Riviera” üzerinden Nice'e varış. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

19 Haziran 2018 Salı Antibes - Cannes - Biot - Vence - Saint Paul de Vence

Sabah, sevimli Akdeniz kenti olan Antibes’e hareket. Bu ortaçağ kentinde pitoresk yerel çarşıyı, dar sokaklardaki butikleri, surları ve “Milyarderler rıhtımı” ile Avrupa’nın en büyük yat limanını gezdikten sonra Pablo Picasso Müzesi’ni ziyaret. Ressamın atölyesinin bulunduğu XIV. yüzyıla ait Grimaldi Kalesi içerisinde yer alan Picasso Müzesi’nde sanatçının eserleri sergilenmekte. Daha sonra, her yıl mayıs ayında dünyaca ünlü Uluslararası Film Festivali’nin düzenlendiği, Fransız Rivierası'nın en gözde şehirlerden Cannes’a doğru yola devam. Tüm dünya sosyetesini çeken Cannes’nın yürüyerek keşfi: Yat limanı; güzel sahil; ünlü plajlar; merdiveninde ünlü aktör ve aktrislerin poz verdiği Festival Sarayı; lüks butikler ve başta Croisette olmak üzere, kentin anacadde ve sokakları... Öğle yemeğinden sonra, cam işciliğinde tanınmış Biot Kasabası'nda mola. Bir Ortaçağ Dağ Köyü olan Biot'un sempatik sokaklarında gezip bir cam atölyesinde buraya özel kabarcıklı camların yapılışını gördükten sonra tarihi eski Roma’ya uzanan Vence Kasabası'na doğru yola devam. Vence’ta, Matisse’in gerçeği aramaya adadığı hayatındaki en önemli eseri olarak tasarladığı Rosaire Şapeli’ni ziyaret. Daha sonra, aralarında önemli sanatçıların eserlerinin satıldığı, ressam ve heykeltıraşların sanat galerileri ve hediyelik eşya dukkanlarının bulunduğu, adeta bir açık hava müzesi olan Saint Paul de Vence gezisi. Büyüsüne kapılacağınız bu Ortaçağ köyünü gezdikten sonra Saint Paul de Vence’da serbest zaman. Akşamüstü, Nice’teki otelimize dönüş. Aksam yemeği yerel bir lokantada. Geceleme otelde.

20 Haziran 2018 Çarşamba Nice - Eze - İstanbul

Sabah, otobüsle hareket ederek, Villefranche ve Cap Ferrat’nın büyüleyici manzaraları eşliğinde Nice’in doğusunda, kartal yuvası gibi konuşlanmış ortaçağ kasabası Eze’ye varış. Köyün dar sokaklarında, pitoresk evlerin arasında bir gezinin ardından parfüm üretiminin önemli isimlerinden Fragonard fabrikasının butiğinde parfüm, sabun, aromatik yağ ve kozmetik gibi bölgeye has ürünlerini tanıma imkanı. Ardından, şehir merkezine yapıcağınız bir başka önemli gezi ise meşhur İngiliz kordonu üzerinde bulunan Villa Massena Müzesi olacak. Nice’deki “Belle Epoque” mimari tarzının en iyi örneklerinden birini oluşturan bu villa ve bahçeleri XVIII. Yüzyılın sonundan XX. yüzyılın başına kadar uzanan döneme ışık tutmakta. Daha sonra, Nice’in tarihi mahallesi olan Vieux Nice’te öğle yemeği. Öğleden sonra, nostaljik bir atmosfere sahip Vieux Nice’i yürüyerek tanıma: Çiçek ve antika pazarlarının kurulduğu Cours Saleya; yan yana dizilmiş küçük dükkânları ve renkli evleri ile dar sokaklar; Barok mimarisi kiliseler ve Opera Binası. Şehrin tanınmıs cadde ve meydanlarında gezintiden sonra, saat 16.00 da havaalanına transfer ve 18.35 deki Türk Hava Yolları uçuşuyla İstanbula hareket ve saat 22.25 de İstanbul'a varış.
Chamonix: Lykke Hotel & Spa 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Torino: Holiday Inn Turin Corso Francia 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Cenova: Starhotels President 4 *
Tripadvisor'a Git
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Nice:Brice Garden Nice 4 *
video thumbnail
video thumbnail
video thumbnail
Rezervasyon Şartları:
Talebiniz üzerine tura kaydınız opsiyonlu olarak 7 gün tutulur. Bu süre sona ermeden toplam tur bedelinin % 25 ini kapsayan ön ödemeyi yaptığınız takdirde rezervasyonunuz kesinlik kazanacaktır. Opsiyon süresi sonunda ön ödeme yapılmadığı takdirde talebiniz otomatik olarak iptal edilecektir. Bakiye, yurtiçi gezilerde seyahatin başlamasından 30 gün öncesine kadar, yurtdışı gezilerde seyahatin başlamasından 45 gün öncesine kadar tamamlanmalıdır. Ödemelerin belirtilen süre içinde yapılmaması durumunda rezervasyon iptal olmuş sayılır.
Ücrete dahil olan hizmetlerimiz
  • İstanbul/Cenevre ve Nice/İstanbul uçak biletleri (ekonomi sınıfı);
  • 1. günden 7. güne kadar 7 akşam yemeği;
  • 1. günden 8. güne kadar 8 öğlen yemeği;
  • Programda belirtilen veya benzeri otellerde konaklama;
  • Annecy Gölü'nde tekne turu;
  • Programdaki geziler ve ören yerleri girişleri;
  • Tüm bahşişler ( Tur Lideri Bahşişi hariç* ) ;
  • Rehberlik hizmetleri;
  • Seyahat güvence sigorta paketi*;
  • Havaalanı vergileri.
Ücrete dahil olmayan hizmetlerimiz
  • Programda belirtilmeyen geziler;
  • Tur lideri bahşişi**;
  • Her türlü kişisel harcama;
  • Vize ücretleri.


* Dünyanın Renkleri özel seyahat sigortası paketi tüm seyahat ücretlerine dahil olup, Dünyanın Renkleri Seyahatleri'ne katılan bütün yolcuları kapsar. İlk ödemeyi yaptığınız anda size verilen poliçenin : Mesleki Sorumluk bölümü ödenen ücretin % 100 'ünü, Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali bölümü ise ödenen ücretin %90'ını teminat altına almaktadır.
75 yaş ve üstü yolcularda Zorunlu Nedenlerle Seyahat İptali durumunda ödenen ücretin %70'i teminat altına alınmaktadır.




* Turlarımızda, sizin takdirinize bağlı olduğunu düşündüğümüzden dolayı ücrete dahil etmediğimiz Tur Lideri bahşişi için , bu turda kişi başına 40 $ düşünmek gerekir.



Bu seyahatte ilk kati kayıt yaptıran 3 kişi, tek kişilik oda için ücret farkı ödemez.

Vize

Fransa ve İtalya için Schengen vizesi gerekmekte. Pasaportunuzun en az 6 ay geçerli olması gereklidir.
ÖNEMLİ DUYURU:
Seyahate katılacak gezginlerin pasaportlarında (yeşil pasaportlar dahil) gidecekleri her ülke için, en az ve karşılıklı iki boş sayfaları olması gerekmektedir. Bazı ülkelerde karşılıklı iki sayfanın boş olmaması sorun yaratabilmektedir.