Basında Dünyanın Renkleri

Kadim SAGALASSOS ve Eteklerindeki AĞLASUN

Yazı: Ayfer Yavi - Fotoğraflar: Ayfer Yavi - Arzu Kılıçözlü / Kasım 2015 / Food & Travel


Yıllardır yollardayım. Arkeolog olunca insan her antik tabela göstergesi mıknatıs gibi çeker onu... Ben de öyleyim işte, bir anda yoldan saparım başka bir değmle. Sütunları, kolosal giriş kapılarını görünce adımlarım hızlanır, kalbim bir başka çarpmaya başlar. İçime o dönemlerin havası girer. O hava alır beni binlerce yıl öncesine savurur. Nice kazılara katıldım, nice kentler gezdim Anadolu’da, nice buluntular çıkardım... Özellikle Antalya-Perge benim şehrim oldu. Türkiye medeniyet yatağı; binlerce kent, höyük, kutsal alan var. Gidemediğim antik noktalar hep zihnimi kurcaladı, beni kendine çağırdı. Bu sonbahar yolumu Sagalassos, Ağlasun ve kartal yuvası Sagalassos Lodge Otel’e çevirdim yine aynı heyecanla.

Ağlasun'un oksijen dolu hikâyeleri

Coğrafi konum bakımından Akdeniz, Ege ve İç Anadolu uygarlıklarının ortak özelliklerini temsil eden Burdur ilinin bulunduğu bölge, Antik Çağ’ın Pisidya'sı, günümüzde Göller Yöresi olarak tanınıyor. Merkezine yaklaşık 30 dakika mesafedeki ilçesi Ağlasun, Akdeniz’in en iyi korunmuş antik kentlerinden birine, Sagalassos'a ev shaipliği yapıyor.

Torosların bir kolu olan Akdağlar'ın eteğinde, 4200 nüfusa sahip ilçenin eski ismi Belönü'ymüş; 1950’lerden sonra Ağlasun olarak değiştirilmiş. Yörük yerleşimi olan ilçe, dağlarla çevrili yemyeşil bir vadide yer alıyor. Kırsal yaşamın özelliklerini, yöreye özgü ürünleri tadabileceğiniz, doğa yürüyüşleri yapabileceğiniz Ağlasun'da bir zamanlar Sagalassosluların soluduğu havayı solumak büyük bir keyif. Yürüyüş rotaları ve güzel manzaralar size yol gösterecek; eski kerpiç evler arasından nazlı akan Tuzluçay, kavak, ceviz, kiraz ağaçları eşliğinde çevre geziniz renklenecek. Ağlasun'un merkezindeki Cumhuriyet Meydanı'ndaki yaklaşık 1000 yaşında, 3.30 metre çapındaki anıt çınar ağacı size eski hikâyeler anlatacak.
Çınarın yanındaki, antik Sagalassos’dan gelme sütunların sergilendiği kahvede mutlaka kahve molası verin ve ilçenin çeşitli doğa yürüyüşleri için ideal rotalar sunan zengin coğrafyası üzerine sakinleriyle sohbet edin. Ağlasun’dan başlayan, ormanlardan ve meyve bahçelerinden geçen, arkeoloji meraklılarına kalplerinin arzuladığı her şeyi sunan bu rotalar bugün işaretlenmiş. Selçuk Hamamı, Yeşilbaş Köyü, yüksek otlatma alanları-yaylalar bir yana, yerinde duramayanlarsa Akdağlar'a tırmanabilir, bisiklet turlarına katılabilir Ağlasun'da. Cuma günü kurulan pazarı ise rengârenk: Ağlasun cevizi, yerel biberi, yıldız domatesi bulursanız kaçırmayın. Mayıs ayı güllerle, haziran ayı kirazlarla renklenen ilçede doğal su kaynakları değerlendirilerek alabalık çiftlikleri kurulmuş. Kirazlı Mevkii, Sagalassos yolu üzerindeki çiftlikte mutlaka balık yiyin. Sahibi İbrahim Biliz’e de selam götürün (0544 396 80 82). Ağlasun sık ve bol ağaçlı yeşillikler içerisinde, bol oksijenli havası, temiz ve soğuk sularıyla yaz aylarında keyifli yayla turizmi imkânlarını da barındırıyor. Kışın meslek yüksek okulu öğrencileri, yazın ise Antalya, Burdur, Isparta gibi yakın illerden yaylaya gelenlerle şenleniyor.

Sagalassos'ta pınarın suyuna karışan zaman

Ağlasun’un 7 kilometre kuzeyinde, Akdağlar’ın eteklerinde, denizden 1500 metre yükseklikte kurulmuş, nefis bir manzaraya hakim antik kent, Unesco Dünya Mirası geçici listesinde yer alıyor. Bölgede düzinelerle pınar bulunması ve güvenlik kaygısıyla bu kadar yukarı konumlandırılan kentin tarihi MÖ 10 binlerde başlar, Pisidyalılarla devam eder. Pisidia’nın en cesur ve savaşçı halkının yaşadığı Sagalassos, kanlı bir savaş sonucunda İskender tarafından ele geçirilir. Roma'nın ilk imparatoru Augustus zamanında yükselişe geçer. Birinci yüzyılda Sagalassos altın çağını yaşar. Yoğun ekonomik yaşam ve büyük mimari projeler kentte 3'üncü yüzyıla dek sürer.


MS 5'inci yüzyıldan sonra Hristiyanlaşma süreci kendini iyice belli eder. Veba salgını, ardarda gelen depremler Sagalassos’u zayıflatırken Selçuklu Türklerinin ovadaki yerleşim yeri, Ağlasun gelişir. 1706 yılına kadar bilinmeyen kent, Fransız bir diplomat tarafından keşfedilir. 1990 yılında Belçikalı arkeolog Marc Waelkens kazı yapma izni alır, günümüze kadar devam eden kazılarda onlarca yapı ayağa kaldırır.

Antik kenti gezmek için ziyaretçilere üç ayrı rota belirlenmiş. Bir buçuk kilometre süren Sütunlu cadde, Agora Kent Konağı, Macellum, Antoninler Çeşmesi, Bouleuterion, Dor Tapınağı, Heroon, Neon Kütüphanesi, Roma Hamamı’nı dolaşarak 1,5 saatlik bir tur yapabilirsiniz. Dilerseniz 2 saatte-2,5 kilometrelik veya 3 saatte-4 kilometrelik gezi rotalarını da izleyebilirsiniz. Şehrin ayağa kaldırılmış en görkemli yapısı Antoninler Çeşmesi sizi ilk görüşte çarpacak. 28 metre uzunluğunda heykellerle süslenmiş bu anıt çeşmeden 365 gün akan pınar suyu o günlere götürecek sizleri. Şarap Tanrısı Dionysos ve kültünü simgeleyen çeşmeye heykellerin replikaları yerleştirilmiş. Çeşme arkeologlar tarafından 12 senede ayağa kaldırılmış. İmparatorluk Hamamı'ndan çıkarılan Marcus Aurellius heykelinin kolosal bacaklarını ve daha birçok eseri Burdur Müzesi'nde sergileniyor. Önce müzeye uğrayıp sonra Sagalassos’u ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Çömlekçiler Mahallesi, 9 bin kişilik tiyatrosu, kütüphanesi, çeşmeleri, hamamları, nekropol alanları, tapınakları, sütunlu caddeleri, agoraları, idari yapıları, yayıldığı tepeler ve İskender Tepesi... Hepsi bir arada müthiş etkileyici bu antik kenti 16 Ekim-14 Nisan arasında her gün 08.30-17.30 saatleri arasında, yaz aylarında ise 9.00-19.00 arasında gezebilirsiniz. Giriş ücreti 10 TL. Ağlasun manzaralı kafede çayınızı, kahvenizi yudumlarken kendinizi kentin hakimi gibi hissedeceksiniz.

NEREDE KALMALI?
Sagalassos Lodge&Spa Otel Antik kente 4, Ağlasun’a 3 kilometre uzaklıkta, ikisine de hakim manzaraya sahip bir tepe üzerine kurulan otel size sakin, yemyeşil bir ortam sunuyor. Yalnızca kuş seslerinin sizi rahatsız edebileceği atmosferi, temiz dağ havası sayesinde şehir hayatının her türlü stresini geride bırakacaksınız. Açık, kapalı yüzme havuzları, hamamı, Ağlasun manzaralı lobi barı, toplantı salonu, 54 odası bulunan otel tüm yıl açık. İster dinlenmeye, ister arınmaya isterseniz de sportif ya da kültürel faaliyetler için gelin, vadinin havası sizi yenileyecek. Haftasonu yöresel mutfakların sunulduğu otel mutfağından çıkan göce sarması, Burdur şiş, kuzu tandır, sülük aşı, Ağlasun cevizli kabak tatlısına doyamayacaksınız. Otel, Isparta Havaalanı’ndan 45 dakika uzaklıkta. 0248 731 32 32-33; info@sagalassoslodge.com;

ULAŞIM

Burdur gibi Isparta’ya da sadece 30 dakika mesafede bulunan Ağlasun'a ulaşmak için Isparta'ya uçabilirsiniz. Diğer illerden sık sık kalkan minibüslerle de rahat ulaşabilirsiniz. Sagalassos'u gezmek için en ideal çözüm, Koptur Turizm’in düzenlediği turlar. Konuklarını, bir buçuk yıl önce açtığı kendine ait Sagalassos Lodge&Spa Otel'de ağırlayan Koptur, bölgenin gelişimine katkıları nedeniyle takdiri hak ediyor.


Sol sayfada: Sagalassos Antik Kenti. Bu sayfada yukarıdan aşağıya: Sagalassos Lodge & SPA; Otelin yerel tatlarla zenginleştirilmiş açık büfesi; Sagalassos, Akdeniz Bölgesi'nin en iyi korunmuş antik kentlerinden biri; Ağlasun'un pazarında defineler sizleri bekliyor.